Büyük bir haber bulmak için koşturan gazeteci Eddie Brock, Cletus Kasady adında idam mahkûmu bir katil ile özel röportaj yapma fırsatını yakalar. Cletus, Eddie'nin sırrını keşfederek dehşet verici bir ortak yaşam formu olan Carnage'in konağı hâline gelir. Eddie ve Venom ilişkilerindeki çekişmeleri bir kenara bırakarak Carnage'in yenmek için beraber çalışmak zorundadır.
Entelektüel bir edebiyat profesörü eski mahallesine geri dönüp lise öğretmenliği yapmaya başlayınca geçmişiyle, babasıyla ve içinde yaşadığı toplumun gerçekleriyle yüzleşir.
İsmet'in vefat etmesiyle, ailesi ve kasabada yaşayanlar, cenaze evine toplanır. İmam, cenazenin ikindi namazına kadar defnedilmesi gerektiğini söylese de İsmet'in ağabeyi geç kalınca cenaze de kaldırılamaz. Bu sırada miras konusunun gündeme gelmesi işlerin karışmasına neden olur. İsmet'in başka bir kadından olan çocuğunun da cenazeye gelmesi, işleri içinden çıkılmaz bir hale getirir.
Vampir kardeşler Dakaria ve Silvania, heyecanlı bir şekilde yaz tatili planları yapmaktaydılar. En sevdikleri müzik grubunun konserine gitmek için sabırsızlanıyorlar ve bu tatil için planlarını önceden yapmışlardı. Ancak, bilmedikleri bir gerçek vardı: grubun menajeri, babalarının en büyük düşmanıydı ve hedefleri ailelerinin mutluluğunu mahvetmekti. Bu gerçeği öğrendiklerinde, kardeşlerin heyecanı tavan yapmıştı ve tatil planları endişeyle dolmuştu. Ancak, Dakaria ve Silvania, zorlu bir geçmişe sahip olmalarına rağmen, güçlü bir kardeşlik bağına sahiptiler. Bu bağ, her zaman zorlukların üstesinden gelmelerine yardımcı olmuştu. Tatil planlarına zarar veren engeller, bu sefer ailelerinin en eski düşmanları tarafından çıkarılmıştı. Kardeşlerin, aile bağlarının ne kadar önemli olduğunu kavramaları gereken bir zaman gelmişti. Birlikte mücadele etmek, zorlukların üstesinden gelmek için en güçlü araçlarıydı.
Yosemite Vadisi'nin gölgeli kamp alanlarında, dağcılar atık konteynerlerinde tarama yaparak ve vahşi partilerle karşı kültür bir yaşam tarzı oluşturmuşlardır. Ancak bu yaşam tarzı, Ulusal Park Hizmeti'nin muhafazakâr değerleriyle çatışmıştır. Buna rağmen, dağcılar nesilden nesile, Yosemite'nin kayalıklarında sınırları zorlayarak, birbirleriyle rekabet içinde olarak dağ tırmanışında ustalık için çabalıyorlardı. "Valley Uprising", Yosemite Ulusal Parkı'ndaki cesur kayalık tırmanışı geleneğinin unutulmaz ve heyecan verici bir hikayesidir. Yarım asırlık bir süre boyunca yer çekimi kanunlarına ve yasalara karşı mücadelelerinin öyküsüdür. Yosemite Vadisi'nde, kamp alanlarının gölgeli bölümlerinde, dağcılar farklı bir yaşam tarzı benimsemişlerdir. Atık konteynerlerinden çıkardıkları yiyeceklerle beslenirlerken, vahşi partiler düzenleyerek kendilerine has bir kültür yaratmışlardır.
Doug Woods, kendi televizyon programını sunan bir maceraperesttir. Bu sefer, medeniyetten tamamen uzakta, su ve yemek olmadan beş gün boyunca yalnız kalacak ve bu deneyimlerini kaydedecektir. Ancak, ormanda yaşanan bir yer sarsıntısıyla her şey tersine döner. Yalnız olmadığını anlar ve kendisini takip eden birileri olduğunu fark eder. Gittikçe artan tuhaflıklarla karşılaşan Doug, kendisini doğanın ve belki de insan dışı bir varlığın acımasız kollarında bulur. Hayatta kalma mücadelesi verirken hem kendisini hem de izleyicilerini kurtarmak için sıra dışı bir çaba sarf eder. Doug Woods sonunda kendisini bulunduğu bu ürkütücü durumdan kurtarmayı başarıp sağ salim evine dönebilecek mi?
Anishinaabe halkından olan Makwa ve tek arkadaşı Ted-O, okul arkadaşlarının şok edici bir şekilde öldürülmesini örtbas eder. Çocukken yaşadıkları bu durumun ardından ikili farklı yönlere savrulur ve farklı hayatlar yaşar. Artık birer yetişkin olan iki adam yıllar sonra yeniden bir araya gelir ve geçmişleri ile yüzleşir.
Bir grup paralı asker, Noel akşamı zengin bir ailenin evine girip içerideki herkesi rehin aldığında sürpriz bir dövüşçünün, Noel Baba’nın da orada olacağına hazırlıklı değildir ve Noel Baba, onlara neden bir aziz olmadığını göstermek üzeredir.
Gezegende eşi benzeri görülmemiş doğal afetler yaşanmasının ardından, dünya liderleri, karmaşık bir uydu network'ü yaratarak, iklimi kontrol etmek ve böylece insanların güvenliğini sağlamak üzere bir araya gelirler. Ama, bir şeyler ters gider ve Dünya'yı koruması için yapılan sistem ona saldırmaya başlar. Dünya çapında bir manyetik fırtına her şeyi ve herkesi yok etmeden önce, gerçekte ne olduğunu ortaya çıkarmak için zamana karşı yarış başlamıştır.
26 Nisan 1986. Anya ve Piyotr kendi düğünlerinin eğlencesindedir. Küçük Valeri ve Çernobil nükleer santralinde fizikçi olan babası Aleksey bir elma ağacı dikerler. Tam o sırada nükleer santralde bir kaza meydana gelir. Sarı bir yağmur yağar, ağaçlar kırmızıya döner. Piyotr asla geri gelmez. Aleksey ortadan kaybolmayı tercih eder. On yıl sonra, terk edilmiş Pripiat şehri kimsesiz bir alandır ve acayip bir turist mekânına dönüşmüştür. Yaşama dair bir umut var mıdır?