Bir ölüm sonrası fotografçısı ve küçük bir kız, Birinci Dünya Savaşı sonrası perili bir köydeki hayaletlerle karşı karşıya kalır.
Filmde, yatılı okuldan kaçmak isteyen genç bir kız olan Wendy Darling, büyümeyi reddeden Peter Pan ile tanışır. Kardeşlerini ve minik peri Tinker Bell'i de alıp Peter ile sihirli Var Olmayan Ülke'ye seyahat eder. Orada kötü korsan Kaptan Kanca ile karşılaşır ve hayatını sonsuza dek değiştirecek heyecan verici bir maceraya atılır.
Bir kadın ve oğlu, evlerini doğaüstü işgalcilerden kurtarmak için sözde ruhani uzmanlardan oluşan rengarenk bir ekipten yardım ister.
Çok sayıda Grammy Ödülü kazanan ve platin plak satışları elde eden yetenekli ve ünlü müzik grubu Pentatonix, merakla beklenen konser belgeseli On My Way Home'u dünya çapındaki hayranlarıyla buluşturdu. Belgesel, hayranları Pentatonix'in kıtadaki tüm mekanları satan büyük bir başarı olan destansı 2015 Kuzey Amerika turnesinin perde arkasına götürüyor. Pentatonix, 2011'de müzik sahnesine ilk çıktığından beri, benzersiz tarzları ve olağanüstü yetenekleri sayesinde bilinen bir isim haline geldi. Müzikleri dünyanın her yerindeki izleyicilere ulaşarak ve YouTube kanalları yaklaşık 1 milyar görüntüleme ve 8,1 milyondan fazla abone toplayarak popülerlikleri arttı. Pentatonix'in müzik severler arasında popüler olması şaşırtıcı değil.
Bir yıl boyunca ilişkilerini uzun mesafeli yürüten Raquel ve Ares, ateşli bir sahil gezisinde buluşur. Acaba aşkları, yeni flörtlerin ve güvensizliklerin üstesinden gelebilecek mi?
1918 yılında Pearl, ünlü olma takıntısına sahip olan genç bir kızdır. Göz alıcı bir hayata özlem duyan Pearl'ün bu hayali reddedilince büyük bir öfkeye kapılır ve bir cinayet serisine başlar.
Sunday ve Parker yeni evli bir çifttir.Bir gün Parker’ın ailesi kaçırılır ve ikili bu olayı çözmek için tehlikeli bir oyunun içine girerler.
Londra’nın en yoğun restoranlarından birine sahip olan şef olan Andy Jones, hem aşk hayatındaki sorunlar hem de iş yoğunluğu nedeniyle oldukça zorlanmaktadır. Andy, restoranın en yoğun gününde mutfak ve servis ekibiyle birlikte hayatının sınavını verir. Ekibi arasındaki gerginliğe bir de sağlık ve güvenlik müfettişinin eklenmesiyle işler iyice içinden çıkılmaz bir hal alır.
Paterson gün içerisinde belli bir rutin yaşayan bir adamdır. Her gün şöforlük yaptığı otobüsüyle şehri turlar, akşam köpeğini gezdirdikten sonra bara gider, sevgilisi Laura ile sıradan ama huzurlu bir hayat sürdürür. Ve tüm bu süreçte basit ama etkileyici şiirler yazar. Laura ise evle sınırlandırdığı hayatına renk katmak için her gün farklı uğraşlar arayan, hafif çılgın bir kadındır. Paterson ve Laura farklı karakterlerine rağmen birlikte bir hayat sürdürmeyi başarırlar.
Mutasyona uğramış, üç başlı büyük beyaz bir köpekbalığı başıboş geziyor ve gözünü şüphelenmeyen yolcularla dolu devasa bir yolcu gemisine dikmiş durumda. Bu derinlik canavarı, dünyanın en büyük ölüm makinesi olarak biliniyor ve ölümcül hüneri, bu korkunç durumda üç kat daha ölümcül. Köpekbalığı saldırmaya başladığında, yolcular hayatta kalmak için çılgınca bir savaşın içine atılır. Vahşi yırtıcıyı savuşturmak ve hayatta kalmaya çalışmak için bulabildikleri her şeyi kullanmaları gerekir. Yolcular, kaçış yolu olmayan gemide tamamen izole olduklarını fark edince panik hızla yayılır. Yenilmez gibi görünen bir düşmanla yüzleşirken zekalarına ve becerilerine güvenmek zorunda kalıyorlar.