Sürükleyici bir belgesel film olan (T)ERROR, aktif bir operasyon sırasında film yapımcılarını görevden alarak FBI'ın terörle mücadele taktiklerine dair ender ve benzeri görülmemiş bir içgörü sunuyor. Film, artık FBI için muhbir olan 63 yaşındaki Siyahi bir devrimci olan "Shariff"in hikayesini anlatıyor. İzleyiciler, onun gözünden, hükümet gözetiminin karanlık dünyasında ve bunun arkasındaki sorgulanabilir gerekçelerde bir yolculuğa çıkarılıyor. Film, modern Amerika'da bireyler ile gözetim devleti arasındaki kırılgan ilişkilere ışık tutuyor. İzleyicilere FBI tarafından potansiyel teröristleri izlemek ve kontrol etmek için kullanılan taktikler ilk elden anlatılırken, bu acil sorun derinlemesine araştırılıyor. (T)ERROR, terörle mücadele gerçeklerinin gergin ve keskin bir tasviridir ve yaklaşımı muazzamdır.
Polis teşkilatındaki ceza iptallerinden okullardaki sınav skandallarına, seçilmiş liderlerin dış evlilik ilişkilerinden ekonomimizi sarsan mali düzeneklere kadar, dürüstlüksüzlük haberlerin ayrılmaz bir parçası gibi görünüyor. Artık doğru ve dürüst bir haber bulmak neredeyse imkansız hale geldi. Her gün gazetelerde ve haber sitelerinde, güvenilir olmayan insanların hileli davranışları ve aldatmacalarıyla karşılaşıyoruz.
18 Şubat 1952'de İngiltere'nin doğu kıyılarını kasıp kavuran ve yoluna çıkan tüm gemileri altüst eden fırtına, Boston'a bağlı SS Pendleton T-2 petrol tankerini de ikiye parçalar. Hızla batan gemide 30 kişilik mürettebat bulunmaktadır. Mürettebatın yetkili görevlisi olan mühendis Ray Sybert korkuya kapılan ekipte kontrolü ele almaya karar verir ve Doğu Kıyısı'nı vuran en kuvvetli fırtınaya karşı mürettebatın birlikte mücadele etmesi için çalışır. Bu esnada felaketin haberi Chatham, Massachusetts'ta bulunan Amerikan Sahil Güvenlik ofisine ulaşmıştır. Sahil Güvenlik yetkilisi Daniel Cluff gemiyi kurtarmak için bir kurtarma teknesi göndermeye karar verir. Bütün zor koşullara rağmen, kaptan Bernie Webber komutasındaki dört sahil güvenlik yetkilisi ekipmanı yetersiz, tahtadan yapılmış küçük can kurtaran botuyla dev dalgalara ve fırtınalara karşı yola çıkarlar.
Polis David ters giden bir uyuşturucu baskınında yaralanınca, ortağı Cal onu vuran iki suçlunun peşine düşer. Hepsi sorunlu veteriner Eric'in sahip olduğu ücra bir çiftliğe inerler ve Cal ve Eric savunma planları yaparken, yaralı David'le birlikte çeteden daha fazlası gelir. Sayıca az olan üç kahraman, uyuşturucu taciri çetesini devirmek için gizlilik, zeka ve iyi ateş etmelidir.
Dünyanın en zorlu dağ üçlüsüne tırmanmak için cüretkar bir rüya, ölümcül bir fırtına dağcıları zirveye yakın bir yere hapsedip tüm kurtarma umutlarını kestiğinde, kısa süre sonra bir grup arkadaş için korkunç bir kabusa dönüşür. Aleyhlerine olan ihtimaller yüzünden arkadaşlar, ne pahasına olursa olsun kendilerini kurtarmak için birbirlerine güvenmek zorunda kalırlar.
25 yaşına gelen insanların, yaşlanmayı durdurmak için var güçleriyle çalışmak zorunda olduğu bir gelecekte geçen filmde, zaman gerçekten para ve güç demek. Will Salas, bir hata sonucu cinayetten hüküm giyer ve hapishaneden kurtulmak için tek şansı gerçek yüzünü gördüğü sistemi çökertmektir. Zira zamanın rahatlıkla satın alınabildiği bu sistemde zenginler sonsuza kadar genç kalarak yaşarken fakir ve güçsüz olan ise ölerek, elenir. Üstelik kendi yaşayamadıkları yıllar başkalarının hayatlarına eklenir. Güçsüz olanlar sadece bir gün daha hayatta kalabilmek için 'zaman' dilenir, ödünç alır hatta bazen zamanı çalar. Will Salas ise bütün bu yozlaşmış sisteme karşı baş kaldırır...
Süpermen’in nihai fedakarlığının boşuna olmamasını sağlamaya kararlı olan Bruce Wayne, dünyayı felaket oranlarının yaklaşan bir tehdidinden korumak için bir meta insan ekibi oluşturma planlarıyla Diana Prince ile güçlerini birleştirir.
İki kız kardeş, hem yüreklerini hem de yüzme becerilerini kahramanca ortaya koyarak savaşın mahvettiği Suriye'den 2016 Rio Olimpiyatları'na uzanan bir yolculuğa çıkar.
Bir de günün birinde Sam’in başını belaya sokması, onun önündeki bu bahara karşı olan tüm umutlarını yerle bir edecektir. Başını belaya sokmasıyla birlikte annesi tarafından cezalandırılan Sam, ailesinin işlettiği huzur evinde bir temizlikçi olarak çalışmaya başlar. Burada çalışmayı hiç istemeyen ve sadece yapmaktan en çok keyif aldığı şey olan yüzme kursuna gitmek isteyen Sam’in içindeki stres her geçen gün daha da artarken, günün birinde Sam’in burada yaşayan iki yaşlıyla tanışması her şeyi değiştirecektir.
Bu belgesel, ünlü İspanyol yunus eğitmeni José Luis Barbero'nun kariyerini ve 2015'te şoke edici bir şekilde ölümüne yol açan olayları konu alıyor.