Stanton ‘Stan’ Carlisle, kasaba kasaba dolaşan bir karnavalın ekibine katılmıştır. Amacı ise Matmazel Zeena'nın ve alkolik kocası Pete'in "zihin okuma" numaralarının sırrını çözmektir. Ancak bu konuda bir türlü başarılı olamamıştır. Ancak Pete öldüğünde, Zeena Stan'i ortağı olarak kabul etmeye zorlanır. Kısa sürede Stan, insanları manipüle edip dolandırma işinde Zeena'nın rahmetli eşinden çok daha yetenekli olduğunu kanıtlar. Hırslanan Stan, dolandırıcılık oyununu kendi başına da yapabileceğine inanmaya başlar. Ancak Zeena ile rekabete giriştiğinde hiç ummadığı tehlikelerle yüzleşmek zorunda kalacaktır...
Aharon oğlunun otistik olduğunu öğrendiğinde ne olursa olsun onu asla terk etmemeye kendi kendine söz verir. Ancak yasalar gereği yetişkin konumdaki otistik hastalar özel bakım evlerinde hayatlarını devam ettirmek zorunda oldukları için Aharon hiç istemese de oğlu Uri’yi bu özel kurumlardan birine yatırmak zorundadır. Ancak böylesine dev bir değişiklik için ne Uri ne de Aharon hazır değillerdir.
Janik ve Samuel liseyi bitirmenin tadını çıkaran iki yakın arkadaştır. İkisinin dünyası birbirinden çok farklıdır: Janik’in ailesinde her şey olması gerektiği gibidir, Samuel ise parçalanmış bir aileden gelir. Samuel düzen ister, Janik ise karmaşa. Düşüncesizce bir davranış, iki arkadaşın arasındaki yakın bağı tehlikeye sokar. Uzun zamandır planladıkları İstanbul yolculuğunda, arkadaşlıklarını kurtarmak, özgürlüklerinin tadını çıkarmak ve yeni bir hayatı deneyimlemek isterler.
Bütün havalı çocuklar onu giyiyordu. Bu belgesel, A&F'nin 90'ların sonunda ve 2000'lerin başındaki popüler kültür saltanatını ve dışlanma karşısında nasıl başarılı olduğunu araştırıyor.
Sidney, başarılı bir tiyatro yazarıdır. Yıllar boyunca bu sektörde çalışmış olan Sidney, her yazdığı oyunuyla seyircisini etkilemektedir. New York’ta yaşayan Sidney, oyunları herkes tarafından beğenilen, bu sektörün en iyilerinden olarak nitelendirilen bir tiyatro yazarıdır. Öte yandan Lucinda, tıpkı partneri Sidney gibi başarılı bir sanatçıdır. Lucinda uzun yıllar boyunca oyunculuk yapmaktadır. Bu sayede geçimini sağlayan Lucinda, uzun süredir Sidney ile birliktedir. Sidney ve Lucinda, bu uzun süreli birliktelikleri boyunca, mesleklerini icra etmeye ve sektörün en iyisi olmaya çabalar. Uzunca bir süre sektörde en iyi olabilmek için çaba sarf eden çift, artık bir çocuk sahibi olmak istemektedir. Fakat Sidney ve Lucinda çocuk sahibi olamaz.
Travis Taute’nin yönettiği filmin başrolünde Theo Abrams karakteri yer alır. Theo Abrams karakterini Jarrid Geduld isimli oyuncu canlandırır. Theo, yıllardır görev yapan bir itfaiyecidir. Theo ve ekibi, gittikleri bir görevde başarısız olurlar. Bu görevde başarısız olmaları sonucunda korkunç bir trajedi gerçekleşir. Bu trajedi, Theo Abrams’ı derinden etkiler. Theo, bu trajediye bağlı olarak takıntılı bir psikoloji ile travma geliştirir. Theo Abrams, bu olaydan sonra tekrar itfaiyecilik yapamaz. Bu olay, Theo Abrams’ın travma sonrası stres bozukluğu yaşamasına sebep olur. Theo, normalde olduğundan farklı birisi gibi davranmaya ve dikkatleri üzerine çekmeye başlar.
Rams, koyun yetiştiricisi olan iki kardeşin hikayesini konu ediyor. Coin ve Les, aile mirası olan çiftlikte koyun sürüleri yetiştiren iki kardeştir. Onlar yan yana çalışsalar da dünyaları ayrıdır ve büyük bir savaş içindedirler. Ancak hayvanları etkileyen bir salgın meydana geldiğinde Coin ve Les’in geçim kaynakları tehlikeye girer. İki kardeş, aile miraslarını korumak için yıllardır birbirlerine karşı sürdürdükleri savaşı bir kenara bırakıp, birlikte çalışır.
Film, ayrılık kararı alan bir çiftin hayatına odaklanıyor. David, karısı ile boşanma aşamasında olan bir adamdır. Ayrılık kararı almış olsalar da David altı kişilik ailesini umutsuzca bir arada tutmaya çalışır. Bu sırada David ve karısı, artık başka insanlarla görüşebileceklerine dair bir anlaşmaya varır. Teoride bu düşünceyi kabul eden David, karısının yeni ilişkisine karşı bir mücadeleye girişir.
Omar Epps, Will Catlett, Erica Tazel ve Michael Ealy'nin başrollerini paylaştığı, aile, ahlak ve kefaretle ilgili bu suç geriliminde sınırlar ve bağlar sınanıyor.
Hayatı değiştiren bir seyahat, tek derdi ehliyet sınavını geçmek olan 17 yaşında bir genç kız, hayatını kaybeden bir baba ve yabancı bir ülke… Yerinde duramayan Ola, Polonya’da küçük bir kasabada hayatını sürdürür. İnşaatta çalışan babası, İrlanda’da ölünce Ola istemese de babasının cenazesini memleketine getirmek için oraya gitmek zorunda kalır. Aslında tek derdi babasından kalan parayı üzerine geçirmektir. Yabancı bir ülkede tek başına önce bürokrasiyle didişmek zorunda kalan Ola, hayata bakışını değiştiren yeni insanlarla tanışacak, bu süreçte babasının hayattayken gerçekte nasıl biri olduğunu da anlayacaktır.