Ailelerinin ilişkilerine onay vermemesi sonrası birlikte şehir dışına kaçan ve bir tanıdıklarının evinde kalan Ali ve Jale'nin, burada başlarından geçen paranormal olaylar.
Gutter King, sokaklarda büyümüş, zorlu bir genç olan Wilson'un hikayesini konu alıyor. Gençlik yıllarını ıslahevlerinde geçiren Wilson, sonunda Serbest Bırakılma Departmanı'ndan çıkıp yeni bir hayata adım atar. Ancak bu yeni başlangıç, onu bekleyen zorluklarla doludur. Wilson, kendisini kabul eden yeni koruyucu babası ile tanışır ve bu, onun hayatında yeni bir dönüm noktası olur. Koruyucu babası, Wilson'ın içindeki öfkeyi dize getirip, onu amatör çıplak yumruk boks dünyasına yönlendirir. Ancak bu dünya, çocuğun geçmişinden çok da farklı değildir. Sokaklardaki mücadele, ringlerde devam etmektedir.
Wilson, geçmişin gölgelerinden sıyrılıp gerçek bir değişim yaşamaya çalışırken, kendisine ve çevresine dair gerçekleri sorgulamaya başlar. Bu süreçte, yalnızca fiziksel güç değil, aynı zamanda içsel bir güce de ihtiyaç duyduğunu anlar. Film boyunca, Wilson'ın hem fiziksel hem de duygusal olarak nasıl bir savaşçıya dönüştüğüne tanık oluyoruz. Acaba Wilson, karanlık geçmişini geride bırakıp aydınlık bir geleceğe adım atabilecek midir? Gutter King, izleyiciye gerilim dolu dövüş sahneleri sunarken, aynı zamanda bir gençliğin olgunlaşma yolculuğunu da gözler önüne seriyor.
Erkek kardeşi bir motorcu çetesi tarafından bir soyguna alet edilen eski bir motokros şampiyonu, ailesini güvende tutmak için en derin korkularıyla yüzleşmek zorunda kalır.
Gloria, üç yıl boyunca gangster sevgilisi Kevin için suçunu üstlenip hapiste yattıktan sonra, kendisine vaat edilen parayı almak üzere New York City'ye geri döner. Kevin'in operasyon üssüne vardığında, ailesi öldürülmüş olan 7 yaşındaki Nicky ile karşılaşır. Nicky'nin masumiyeti ve çaresizliği, Gloria’nın kalbinde derin bir etki bırakır ve onu koruma içgüdüsüyle dolup taşar. Film, bu ikilinin suç ve tehlike dolu bir dünyada hayatta kalma mücadelesini işlerken, izleyicilere gerilim dolu anlar yaşatır.
Gloria, Kevin'in karanlık dünyasından kaçarken, Nicky'yi de yanına alarak yeni bir hayata başlamak için çabalar. Ancak bu süreç, düşündüğünden çok daha zorludur. Eski suç ortakları ve Kevin’in düşmanları peşlerini bırakmazken, her adımlarını dikkatle atmak zorunda kalırlar. Film boyunca Gloria, bir yandan Nicky'yi korumaya çalışırken, diğer yandan içindeki suçlu geçmişle hesaplaşır.
Bu dramatik ve heyecan verici film, karakterlerin içsel çatışmalarını ve hayatta kalma savaşlarını etkileyici bir şekilde gözler önüne seriyor. İzleyiciler, Gloria ve Nicky'nin kaçış hikayesini izlerken, kendilerini bu yoğun ve duygusal yolculuğun içinde bulacaklar.
David, iki yıl önce eşini kaybetmiş olan bir adamdır. Bu kayıp, onun hayatında derin bir boşluk yaratmıştır. Şimdi, kızı Rachel ile birlikte kendisine ait olan sahil evinde bir hafta sonu tatili geçirmektedir. Yanlarında Rachel'in sevimli bir arkadaşı ve David'in iki kayınbiraderi de vardır. Kayınbiraderleri, David'i biraz olsun neşelendirmek ve hayata geri döndürmek amacıyla ona yeni bir arkadaş bulmaya çalışmaktadırlar. Fakat David, hala geçmişe sıkı sıkıya bağlıdır ve eşinin anılarını yaşatmayı sürdürmektedir.
Bu nedenle, zaman zaman eşine seslenir ve sanki o hâlâ bir yerlerde varmış gibi onunla konuşur. David'in bu takıntılı davranışı, kızı Rachel'ın duygusal ihtiyaçlarını görmezden gelmesine neden olmaktadır. Rachel, babasının ilgisizliği altında yalnız hissetmektedir ve bu durum, genç kızın içinde bulunduğu duygusal karmaşayı daha da derinleştirir.
Film, izleyicilere bu dört karakterin sahil evinde geçirdiği süre zarfında duygusal anlamda nasıl çözüldüklerini ve yeniden toparlandıklarını gösteriyor. David, eşinin kaybını kabullenip kızına daha fazla ilgi göstermeyi öğrenebilecek mi? Ya da Rachel, babasının bu durumuyla baş etmeyi ve kendi yolunu bulmayı başarabilecek mi? Sahil evindeki bu hafta sonu, tüm karakterler için bir dönüm noktası olacaktır. Film, dram ve duygusallığın yanı sıra, insan ilişkilerinin derinliklerine inen bir çalışma olarak dikkat çekiyor.
Oscar® adayı senarist Richard Curtis'ten bir cin, bir adam ve ömrü boyunca yaptığı hataları düzeltmek için eline geçirdiği son bir şans hakkında, bir peri masalı bayram komedisi, Genie geliyor.
Allison bir bilgisayar programcısıdır. Erkek arkadaşıyla aynı evde yaşamaktadır. Birgün erkek arkadaşının onu eski karısıyla aldattığını öğrenip evden atar. Yalnız olmaya da dayanamayan Allison bir ev arkadaşıyla aynı evi paylaşmaya karar verir. Birkaç kişi ile görüştükten sonra Hedra ile tanışır ve anlaşıp aynı evde yaşamaya başlarlar. Hedra'nın ilginç tavırları ve ikisi arasındaki ilişki gün geçtikçe garip bir hal almaya başlar.
Onlar, işledikleri suçlarla Bitcoin Bonny ve Kripto Clyde lakabını aldılar. Gelmiş geçmiş en büyük soygunu konu alan bu belgeselde hikâye gittikçe daha tuhaf bir hâl alıyor.
Minnie ve Quinn, yılbaşında Londra'daki aynı hastanede tam bir dakika arayla doğarlar. Hayatları birlikte başlayabilir ama ikisinin dünyaları bundan daha farklı olamaz. 30 yıl sonra kendilerini yılbaşı gecesi aynı şehirde yeniden bir arada bulurlar.
Babasının zamansız ölümünün ardından genç bir oğlan, yeni dul kalmış üvey annesiyle birlikte geniş bir kır malikanesinin ürkütücü yalnızlığında kalır. Gerginlikler artarken oğlan, koridorlarda yankılanan rahatsız edici sesler duymaya başlar ve kısa süre sonra ise ölen babasına rahatsız edici derecede tanıdık bir benzerlik taşıyan grotesk bir yaratık tarafından rahatsız edilir. Uyarıları, yas tutan bir çocuğun hayal gücü olarak reddedildikçe bu uğursuz varlık, daha sık rahatsız etmeye başlar.