Cheyenne şimdi ellili yaşlarını süren, bezgin, eski bir rock yıldızıdır. Yaşına rağmen eski alışkanlıklarından, giyim tarzından vazgeçmek istemeyen Cheyenne, 30 senedir görüşmediği babasının ölümü üzerine Dublin'den mecburen New York'a gelir ve cenaze sırasında babasının insani bir suça karşın intikam peşinde olduğunu öğrenir.II. Dünya Savaşı sırasında babasına Auschwitz toplama kampında Naziler tarafından işkence edilmiştir ve şimdi bu Nazi subayını bulma görevini Cheyenne üstlenecektir.
Suç işlemek amacıyla faaliyete başlayan yeni bir web sitesiyle ilgili ilk duyumu alan iki ortak, killwithme.com adresindeki sitenin nereden yayın yaptığını ve yayını yapan kişi ya da kişileri belirlemek için siteyi izleme altına alırlar.Sitenin ziyaretçileri üzerinde şok etkisi bırakan bir havası vardır. Sitenin yaratıcısı yapışkan bir fare tuzağına küçük bir kedi yavrusu bağlamıştır. Siteyi hazırlayan ya da hazırlayanlar, sitenin ziyaretçilerinden o kedi yavrusunun kamera önünde yavaş yavaş ölümünü seyretmekle kalmayıp bunu herkese duyurmaya çağırmaktadır. FBI’ın internette yaptığı yoğun araştırma sonucunda karmaşık birtakım server ve host ağları sayesinde bu web sitesinin nereden yayın yaptığının asla belirlenemediği ortaya çıkar. Portland’daki ajanların bulduğu ufak ama işe yaramayan ipuçlarıyla katil ya da katiller adeta alay etmektedir...
Polis San Pedro'da patlayan bir tekneyi araştırdığında 27 ceset ve 91 milyon dolarlık uyuşturucu parası bulur. Olaydan kurtulan iki kişi, yanıklarla dolu vücuduyla korkmuş bir Macar terörist ve Verbal Kint adında bir tetikçidir. Polisteki sorgusunda Kint, 6 hafta öncesinden başlayarak olayları anlatır.
Bir zamanlar devletin en gizli görevlerinde yer almış eski bir ajan olan Serkan'ın geçmişi, ansızın ve beklenmedik bir şekilde ona yetişir. Yıllar önce bıraktığı bu tehlikeli hayat, şimdi sadece kendi hayatını değil, aynı zamanda sevgili iki çocuğu Ece ve Emir’in de hayatlarını tehlikeye atmaktadır. Serkan'ın düşmanları, uzun zamandır peşinde oldukları intikam planlarını sonunda harekete geçirmişlerdir.
Serkan, bir sabah esrarengiz bir şekilde kaybolur. Bu durum, Ece ve Emir için babalarının eski hayatından kalan düşmanlar tarafından kaçırıldığı anlamına gelmektedir. Çocuklar, babalarını kurtarmak için tehlikeli bir maceraya atılmak zorunda kalırlar. Akıllarında yüzlerce soru ve kalplerinde korkuyla dolu olan kardeşler, babalarının eski meslektaşlarından yardım almayı denerler. Her ipucunu takip ederek, karanlık sokaklardan yabancı şehirlere, gizli bilgilerle dolu eski dosyalara kadar pek çok zorluğun üstesinden gelirler.
Ece ve Emir, babalarını bulmak ve onu eski düşmanlarının elinden kurtarmak için zamana karşı yarışırken, bir yandan da babalarının geçmişteki sırlarla yüzleşmek zorunda kalır ve bu süreçte aile bağlarının aslında ne kadar güçlü olduğunu keşfederler. Bu macera, onlara sadece babalarını değil, birbirlerini ve kendilerini de yeniden bulduracak bir yolculuğa çıkarır. Her bir tehlike, onları bir adım daha babalarına, ve belki de en önemlisi, bir adım daha olgunlaşmaya yaklaştırır.
Rachel (Ginnifer Goodwin) New York'ta bir hukuk firmasında çalışan yetenekli bir avukat, cömert ve sadık bir arkadaş, en iyi arkadaşı Darcy'nin (Kate Hudson) kendisine sürekli hatırlattığı gibi ne yazık ki hâlâ bekâr bir kadındır. Ancak 30. yaş gününü kutladıktan sonra, müzmin iyi kız olan Rachel, kendini hukuk fakültesinden beri aşık olduğu Dex'in (Colin Egglesfield) kollarında bulur… gelin görün ki Dex, Darcy'nin nişanlısıdır..Darcy'nin düğünü yaklaşırken çılgınca geçen haftalar boyunca olaylar üst üste gelirken, Rachel kendini içinden çıkılması imkânsız bir durumda, Darcy ile paylaştığı değerli dostluğu ve hayatının aşkı arasında kala kalmış halde bulur.
Dövüş sanatlarına hakim dört mutant kaplumbağa ve ustaları mutant fare ile birlikte kötülere karşı verdikleri savaşı konu edinen filmde iyi bir Ninja olabilmenin eğitimini sürdürmektedirler.
Usta yönetmen Martin Scorsese'in yönetmenliğini yaptığı Gangs of New York, 1800'li yıllar New York'unda, İrlandalı ve İtalyan göçmenlerin şehrin kontrolünü ele geçirmek için sokak çetelerini oluşturmaya başladıkları dönemde geçiyor... Hikaye Dead Rabbits ve Native Americans isimli iki çete üzerinde yoğunlaşmakta. Dead Rabbits çetesinin lideri öldürülür ve çete dağılır. Yıllar sonra Rabbits çetesinin öldürülen liderinin oğlu kendi çetesini oluşturup diğer çetenin liderinini ortadan kaldırmaya girişecektir...
Missisipi Cezaevi’nde tutuklu, ağzı bozuk, haşin bir adi suçlu olan Everett Ulysses McGill (George Clooney), taş kırarak daha fazla zaman kaybetmek istemez. Kandırdığı iki zavallı mahkumla birlikte, toprağa gömülü bir hazineyi aramak için, prangalarından bile kurtulmadan hayatlarının en maceralı yolculuğuna çıkarlar. Üçlüyü tekrar hapisaneye tıkmak isteyen kurnaz ve esrarengiz kanun adamı Cooley ile de amansız bir kovalamacanın içine girmişlerdir. Yol boyu birbirinden ilginç sürprizlerle karşılaşan üçlü, ünlü gangster bebek yüzlü Nelson’dan, tekrar seçilmek için çılgın bir seçim kampanyası yürüten Pappy O’Daniel’a kadar pek çok sıradışı karakterle, farklı olaylar yaşarlar.
Ulusal Tarih Müzesinin karanlık koridorları belki de en inanılmaz günlerini yaşıyordu. Tarih öncesi yaratıklar, korkunç eski çağ savaşçıları, kayıp Efrica kabileleri, tarihin gördüğü en büyük kahramanlar ve daha neler neler tarihin koridorlarından çıkıp bu müzdede yerlerini almışlardı. Hepsi dondurulmuş gibi ya da dondurulmadılar mı acaba?
Doğal Tarih Müzesi yenilenmek için kapatılır. Müze içindeki eserler ise meşhur Washington müzesinde devlet tarafından koruma altına alınır. 136 milyon eser ve koleksiyonlar dünyanın en büyük müzesi olan Smithsonian kurumunda sergileniyor. Filme bu sefer yeni kahramanlar yani yeni eserler ekleniyor, ve bunlardan biri de tek başına Atlantik'i geçen efsanevi kadın pilot Amelia Earhart.