Frank Vega (Danny Trejo), Vietnam gazisi olup Los Angeles'ta bir sosyal merkez yönetmektedir. Orada gençlere boks öğretmekte ve onları ringin içinde ve dışında hayatta kalma stratejileri konusunda eğitmektedir. Ancak bir gün, en iyi öğrencisi Manny (Jeremy Ray Valdez), yanlış insanlarla gizli uyuşturucu işleri yapmasının ardından ölü bulunur. Frank, sorumluları adalete teslim etmek ister ve bu yüzden eski dostu, eski buz hokeyi oyuncusu Bernie Pope'dan (Danny Glover) yardım ister. Birlikte güçlerini birleştirerek meseleyi kendi ellerine alırlar. Akıllarını ve özellikle yumruklarını kullanarak, güçlü ve acımasız uyuşturucu baronu Herrera'ya (Andrew Divoff) ulaşmayı başarırlar ve ona henüz eskimediklerini etkileyici bir şekilde gösterirler.
Blake, uzun süredir Amerika Birleşik Devletleri'nin batı kıyısındaki liberal San Francisco'da yaşamaktadır. Ancak kader onu bir zamanlar büyüdüğü Oregon'un kırsal kesimine geri çeker. Çünkü babası iz bırakmadan ortadan kaybolmuş ve sonunda öldüğü ilan edilmiştir. Varis olarak Blake artık eski ailesinin ücra bir yerdeki evine bakmak zorundadır. İlişkisi zor durumdayken Blake, karısı Charlotte'u manzarayı değiştirmeye ve küçük kızları Ginger'la birlikte Oregon'daki evine taşınmaya ikna eder. Ancak Blake, Charlotte ve kızları çiftliğe vardıklarında, gece yarısı görünmez bir hayvanın saldırısına uğrarlar. Aile kaçmaya çalışırken, kendilerini evin içinde sinsice dolaşan canavara karşı korumak için evin içinde barikat kurmak zorunda kalırlar. Ancak çok geçmeden Blake'in başına Charlotte'u ciddi bir karar almaya zorlayan tuhaf şeyler gelir.
Bebek kızlarının trajik ölümünün ardından yaşadıkları acıyla başa çıkma umuduyla, bir çift, hayatlarını sıfırlamak için İrlanda'nın ücra bir köyüne taşınır. Yeni başlangıçlar arayışı içindeyken, onlar da farkında olmadan köyün sessiz ve mistik havasına kapılırlar. Ancak kısa süre sonra, kendi hikayeleri de trajik bir şekilde kesişen, yetim kalmış otistik bir kızı evlat edinmeye karar verirler. Bu küçük kız, çiftin hayatına girdiği andan itibaren, etraflarında açıklanamaz olayların meydana gelmesine neden olur.
Köydeki insanlar arasında fısıldaşan söylentiler ve eski inanışlar, çevrelerindeki bu garip olaylara dair ipuçları vermeye başlar. Her yeni gün, onları daha da büyük bir gizemin içine çekerken, çift bu küçük kızla kurdukları bağın, onları sadece duygusal bir yolculuğa değil, aynı zamanda karanlık ve sırlarla dolu bir serüvene sürüklediğini fark eder. Belki de bu küçük kasabanın eski hikayeleri, onların kızlarının ölümüyle bir şekilde bağlantılıdır.
Bir yandan yas tutarken bir yandan da bu yeni gizemi çözmeye çalışan çift, köyün derinliklerinde yatan eski bir gerçeği keşfetme riskiyle karşı karşıya kalır. Bu sırlar perdesini araladıkça, yaşadıkları her olay, onları daha da içine çekmekte ve film boyunca izleyenleri de merak içinde tutmaktadır. Acaba bu küçük kız ve köyde yaşanan tuhaf olaylar arasında bir bağlantı var mı? Yoksa bu, yasların gölgesinde kalmış bir hikâyenin mi yansıması?
İnsan şeklindeki bir uzay gemisi ilk olarak Liberty Adası’na iner. Küçük, zeki ve duyarlı varlıklardan oluşan mürettebatı, kendi gezegenlerinden gönderilmiş olan bir gökz cismini aramaktadırlar. Cismin amacı okyanusun tuzunu almıktır ki bu dünyayı mahvedecek olan şeydir. Eddie Murphy bu kez de bir uzay gemisi rolünü üstleniyor. Her ne kadar insan görünümünde olsa bir gemi olarak yönettiklerini düşünülecek olursa oldukça tuhaf hareketler sergileyebilir. Yalnız bununla kalmayıp aslında filmde çift rol alarak oldukça zor bir işin üstesinden gelmiş.
Efsane seri Big Momma geri döndü! Ayrıca bu sefer yanında büyük bir yardımcısı da var: ergen üvey oğlu Trent! Filmde FBI ajanı olarak izlediğimiz Martin Lawrence aynı zamanda kahramanımızın derinlerde kalmış öteki benliği Big Momma rolünde karşımıza çıkıyor.
Bir cinayeti araştırmak için bir araya gelen Turner’la Trent sadece kızların okuduğu bir sanat okuluna yazılırlar. Tabii ki kılık ve cinsiyet değiştirerek. Big Momma ve dev Charmaine kılığındaki ikili sadece cinayeti çözmekle kalmaz, komik olayları da peşlerinde sürüklerler.
Orta Amerika’da bir üniversitede fizik profesörü olan Larry Gopnik, karısı Judith tarafından terk edildiğini öğrenir. Judith, kendisine daha fazla değer veren Larry’nin iş arkadaşı Sy Ableman’a aşık olmuştur. İlişkisini gizlemeyen Judith’in evden ayrılması ile aylak kardeşi Arthur’un eve taşınması ve tüm sorumluluğunu Larry’e yıkması bir olur. Oğlu Danny’nin ciddi bir disiplin sorunu vardır ve kızı tam bir alışveriş delisidir. Larry’nin sorunları bununla da kalmaz, kendisine gönderilen sabotaj mektupları ve rüşvet teklifleri ile de uğraşmaktadır. Tüm bunların ortasında Larry yapayalnızdır, gerçek bir tavsiyeye ve yardım edebilecek bir arkadaşa ihtiyacı vardır; ciddi bir dosta!
Dave Buznik, etrafındaki dünyaya karşı saygılı, kendi halinde, hiçbir işe karışmayan ve oldukça sakin bir iş adamıdır. Belki de dünyanın en sinirsiz insanlarından bir tanesidir. Bir gün bindiği bir uçakta yaşadığı bir olay ise Buznik'in hayatını değiştirecektir. Çünkü Buznik yaşadığı bu acayip olayın ardından öfke kontrol terapisine yollanacaktır. Ancak işin tuhaf yanı, bu terapiyi yöneten hocanın en büyük sorunu, öfkesini kontrol edememesidir.
Jack Nicholson ve Adam Sandler, oldukça renkli bir komedide bir araya geliyorlar.
Film, farklı kültürlerden gelen iki gencin arasındaki yasak aşkı konu alıyor. Amerikan kültürüyle yetişmiş bir genç olan Jack, hayatının sıradan bir gününde, büyüleyici bir güzelliğe sahip olan ve derin bir iç dünyaya sahip Müslüman bir kız olan Leyla ile tanışır. Leyla, ailesinin kültürel değerleriyle sıkı sıkıya bağlı bir yaşam sürerken, Jack ise tamamen farklı bir yaşam tarzına sahiptir. İki genç, ilk karşılaşmalarından itibaren aralarında güçlü bir çekim hissederler. Ancak, bu cazibe, onları karmaşık bir dünyanın içine sürükler. Ailelerinin ve toplumlarının onlara dayattığı kurallar, ilişkilerini daha da zor hale getirir. Fakat Jack ve Leyla, kalplerinin sesini dinlemeye karar verirler ve aşkları uğruna birçok zorluğa göğüs germeye başlarlar. Film, izleyicilere sadece iki farklı kültürün karşılaşmasını değil, aynı zamanda ön yargıların ve yasakların nasıl aşılabileceğini de gösteriyor. Jack ve Leyla'nın bu yasak aşkı, geleneksel değerler ile modern dünya arasındaki çatışmayı gözler önüne sererken, izleyicilere farklı bakış açıları sunuyor. Film, aşkın ne kadar güçlü bir bağ olduğunu ve bu bağın zaman zaman ne büyük engelleri aşabileceğini çarpıcı şekilde ortaya koyuyor.
Üç henüz 10 yaşındaki çocuk, mahallerinde oynarken tesadüfen gerçek bir suç şebekesinin, büyük bir soygun için plan yaptıklarına tanık olurlar. İlk başta korksalar da bu hırsızlara engel olma kararı alırlar ve bu kararları onları büyük bir maceraya sürükler. Çocuklar, yaşadıkları sakin mahalleden çıkıp suçluların gizli saklanma yerine kadar uzanan bir serüvene atılırlar. Bu yolculuk sırasında hem kendileri hem de dostlukları hakkında birçok şey öğrenirler. Cesaretlerini toplayarak, suçlularla yüzleşmeyi göze alırlar. Nihayetinde, çocuklarla hırsızlar arasında heyecan dolu bir çatışma yaşanır. Bu olaylar serisi, yalnızca bir film senaryosu olmakla kalmayıp, çocukların saf cesaretinin ve dayanışmasının neler başarabileceğini de gözler önüne serer. Macera dolu bu hikaye, hem gerilim hem de eğlence unsurlarını ustalıkla harmanlayarak izleyicilere keyifli anlar yaşatır.
Banka müdür yardımcısı Andy McNeary, zor bir dönemden geçerken beklenmedik bir olayla karşılaşır. Andy'nin bebek kızı aniden kaybolur ve bu olay, onun hayatını altüst eder. Her şey bir bebek telsizinden gelen gizemli bir sesle başlar. Bu esrarengiz ses, Andy'ye kızını bulabilmesi için takip etmesi gereken bir dizi talimat verir. Zaman hızla tükenmekte ve her saniye Andy için daha da değerli hale gelmektedir. Andy, çaresizlik içinde sesin verdiği direktifleri uygularken, kızının izini sürmeye çalışır. Film, Andy'nin içsel çatışmalarını ve korkularını derinlemesine işlerken, izleyiciye gerilim dolu anlar yaşatır. İzleyiciler, Andy'nin bu zorlu mücadelesinde kaybolan bebeğini kurtarmak için nasıl bir fedakarlık ve cesaret gösterdiğine tanık olur. Hikaye, Andy'nin karşılaştığı sırların arkasındaki gerçekleri keşfetme çabasını ve olayların beklenmedik şekilde nasıl geliştiğini gözler önüne serer. Film, izleyiciyi beklenmedik olaylarla dolu bir yolculuğa çıkarırken, insanın sınırlarını ve bağlılıklarını sorgulatır. Andy'nin çaresizliği, bir yandan babalık içgüdüleriyle birleşirken, diğer yandan da onu umulmadık kararlar almaya iter. Bu gerilim dolu film, izleyiciyi koltuğuna mıhlayarak, soluksuz bir aksiyon ve dram deneyimi sunar.